DEM Partisi’nin İstanbul’da aday gösterme kararının kesinleşmesinin ardından HDP’li eski Eş Selahattin Demirtaş’ın tutuklu eşi Başak Demirtaş’ın İBB Adayı olma ihtimali üzerinde çeşitli tartışmalar sürüyor. AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, “Başak Demirtaş çıktığı gün İmamoğlu meselesi kapanmıştı. AK Parti açık farkla kazandı.” yorumunu yaptı.
“BANA 3 İLÇE VERMEZSENİZ İBB’Yİ UNUTUN DEMEKTİR”
Katıldığı KRT yayınında konuşan Ensarioğlu, Başak Demirtaş’ın DEM Parti’den İBB adayı olması durumunda, “Bu CHP için ‘Bize üç ilçe vermezseniz İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni unutun’ demektir.” Ensarioğlu şunları söyledi ve şu ifadeleri kullandı:
“İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni kazanamayacağını herkes biliyor. Amacı belediye başkanı olmak olsaydı, Diyarbakır Belediye Başkanı olabilirdi. Daha iyi oy alırdı. Amaç belediye başkanı olmak değil. Bu olabilir” iki amaç var. ya CHP’yle ve İstanbul’un üç iliyle devam eden görüşmeler. İlçeyi istediler; Esenyurt, Adalar ve bir ilçeyi daha. Artık bunu eskisi gibi gizlice ve utanarak bizden saklayarak yapmıyorlar. Çünkü Artık taban bu duruma çok üzülüyor ve bu onların onurunu zedeliyor. Biz de siyasi bir partiyiz, bizimle açık pazarlığımız, açık konuşmamız, açık protokolümüz var. Yapılsın.”
“İMAMOĞLU SORUNU KAPATILDI”
Başak Demirtaş, İstanbul’dan en fazla oyu alabilecek isim. Sayın Selahattin, kamuoyunun kendisine duyduğu sempati ve şikâyetten dolayı içeride oy kullanacak. Aynı zamanda en iyi oyu alır. Bu CHP’ye, ‘Bize üç ilçe vermezseniz İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni unutun’ anlamına geliyor. Çünkü Başak Demirtaş çıktığı gün İmamoğlu sorunu çözüldü. AK Parti açık farkla kazandı. Ya bu pazarlıkta elimizi güçlendirmek için söylediğimiz bir şey olsun ya da bağımsız bir siyasi parti gibi davranalım. Başkasının yerine yenilmeyelim demektir…”
“BİRİSİ SELAHATTİN BEY’İN KULAĞINA BİR ŞEY FISILDI”
“Çözüm süreci” olarak bilinen döneme ilişkin konuşan Ensarioğlu, “O dönemde HDP’nin başında Selahattin Demirtaş vardı. Birisi Selahattin Bey’in kulağına bir şeyler fısıldadı. Öcalan’ın söylediğine ya da partinin ruhuna göre hareket etmek yerine. Çözüm sürecinde Selahattin Bey, ‘Öcalan’ın söylediklerine ya da çözüm sürecinin ruhuna uygun hareket etmek yerine’ dedi. O dönemde İran’dan öneriler olduğunu, İran’dan ve diğer uluslararası güçlerden öneriler olduğunu hep duyduk ve biliyorduk. Birisi Selahattin Bey’in kulağına bir şeyler fısıldadı: ‘Ya da siz bu süreci bozuyorsunuz. Biz sizin içinizden bir şeyler düşünüyoruz. Biz Erdoğan’ız. “O dönemden darbeye kadar hepimiz net bir süreç izledik. Darbeyi planlayan güç, onların kulaklarına fısıldayan güçtü.” dedi.
Demirtaş’la ilgili dikkat çekici tespitlerde bulunan Ensarioğlu, “Selahattin Bey’in sempatik bir tarafı var, şarkı söylüyor, espri yapıyor, iyi bir siyasetçi, iyi bir beyin ama o dönemde bir şeyin büyüsüne kapılmış. Kandil’in önerileri ve önerileri” “Erdoğan’ı istiyoruz” Diyelim ki “AK Parti’yi ortadan kaldıracağız” diyenlerin nasihatlerine inandı.
“DEMİRTAŞ ÖCALAN’A ALTERNATİF OLABİLİR”
“Selahattin Demirtaş bir yol ayrımında.” Ensarioğlu, “Dışardan ona ciddi bir sempati var, acı çekiyor. Kürtlere yeni bir aktör gelebilir mi? Yeni bir lider mi? Bağımsız bir aktör olabilir mi? Şimdi diyelim ki o kesimin simge aktörü Öcalan’dır. . Öcalan.” Alternatif eskidi. Öcalan’ın fikirleri artık görünmüyor. Her iki Kandil de dışarıdaki güç odaklarının bir tepkisi olarak görülmüyor. Topladığı sempati ve mağduriyet, HDP’ye yönelik eleştirileri… Bütün bunları çok iyi değerlendiriyor ve ‘yeni bir liderlik, yeni bir ‘Sembol yaratabilir miyim, bir durum yaratabilir miyim?’ diyor. düşüncede.” dedi.
“Partiyi marjinal sola veren, Kürtlerin eleştirilerini artık sokakta dinleyen, Kürt ulusalcı anlayışına daha fazla sempati duyan Selahattin Demirtaş’ın liderliğiyle sonuçlanabilecek bir atılımdı.” Sadece Türkiye’deki Kürtlerin değil tüm Kürtlerin yararına olacak ve buradan kim bir liderlik sembolü yaratabilir? Çok karmaşık mı dedim?” Ensarioğlu, “Demirtaş son savunmasıyla Öcalan’a alternatif mi olmak istiyor?” Soruya şu şekilde cevap verdi:
“Öncelikle fikir, zihniyet, yönetim ve anlayış değişikliğidir. Bu makas değişiminden de yeni bir lider yaratma çabası çıkar. Çünkü bunun bir temeli var. Yani Selahattin Bey’in şu anda bir yeri var.” söz konusu.
